İletişim: phototechaksoy@yahoo.com
ölüm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ölüm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
17 Temmuz 2024 Çarşamba
4 Mart 2024 Pazartesi
Ölünce Vücuda Ne Olur?
Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor.
Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor.
Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar.
İlk çürüyen organlar ise göz, beyin, mide ve bağırsaklar.
6 Mart 2023 Pazartesi
Yoğun Bakımda Ölüm
YOĞUN BAKIMDA ÖLÜM.!! KESİNLİKLE OKUMANIZI TAVSİYE EDİYORUM.
Geçtiğimiz aylarda kıymetli bir hocanın muayenehanesinde uzun zamanlar yoğun bakım hemşireliği yapmış bir kardeşim ile tanıştım.
Görüşmelerimiz sonunda ona bir soru sordum:
-Hiç ölümlere şahit oldun mu? Ölüm anında yalnız başlarına makinalar altında ne yapıyorlar?
Uzun uzun ellerine baktıktan sonra, yüzüme tokat gibi çarpan şu cevabı verdi:
-Evet..
Sayamayacağım kadar çok ölüme şahit oldum..
Hepsinin ortak özelliği; son anlarında ağızlarındaki oksijen maskesini atıp, üzerlerindeki kabloları sökmeye çalışıyorlardı dedi..
Peki dedim, siz ne yapıyordunuz?
Biz kabloları geri takıyorduk, tekrarı olursa, bu defa ellerini bağlıyorduk!
Böyle de can veriyorlardı dedi.
Allahuekber!
Anında aklıma tahrif edilmiş tevrattaki şu ayet geldi.
Yahudiler:
“Acıklı ölümlerle ölecekler” (Yeremya 16/4)
Diye bizim üzerimize yemin etmişlerdi!
Biz bugün her tıbbın bir dini vardır ve bugünün tıp anlayışı asla "İslam" değildir! Derken tam da bunu kast ediyorduk!
Biliyorsunuz ki, Yahudiler öyle sistemli çalışıyorlar ki bir santim boşluk bırakmadan yüzyıllar evvel yaptıkları planları aynen bugün üzerimizde uyguluyorlar.
Tekrar çınladı kulaklarımda..
"Son anlarında rahat can verebilmek için kabloları söküyorlardı, biz de ellerini bağlıyorduk" SÜBHANALLAH..!
Ne zaman Müslüman feraseti ile bakacağız? Daha başımıza ne gelmesi lazım ki?
Öyle bir sistem yerleştirdiler ki Müslümanların üzerine, akıl tutulması yaşar hale geldik.
Tabutlarımızın üzerinde "Ölüm ne bir dakika ileri, ne bir dakika geri" yazıyor, lakin hala öleceğini bile bile terk eder olduk sevdiklerimizi buz gibi odalara.
Çünkü bu empoze edildi zihinlerimize.
Evvelce yaşlıların vasiyetleri vardı,
sımsıcak yatakları vardı,
başında Yasin okuyanları,
zemzemle ıslatılan dudakları,
helallik almaya gelen eş - dostları vardı.
Sımsıcak, tevekkül dolu, İslam'i olan ölümümüz buydu bizim.!
Çünkü vuslat vardı işin ucunda kavuşmak vardı!
"3 gün yatak, 4. gün toprak" diyorlardı cesurca, ölümü "çare" bilircesine..
Bugün biz ne yapar olduk kendimize?
Yapayalnız,
çırılçıplak,
duasız terk ettik sevdiklerimizi yoğun bakım ünitelerine.
Ben bizzat morgda pek çok hastanın boğazının delindiğini gördüm..
Neden?
Nefes yolu açtıkları için.
-Zaten bu insan son nefesini vermeye çalışıyor neden bir de zulmedip nefes yolu açıyorsun?
-Bize böyle öğretildi..
Bunları dile getiren kardeşimiz gözyaşlarını tutamıyor,
ve diyor ki;
“BİLLAHİ durum çok sandığınızdan daha Vahim!”
Burada asla doktorları suçlamıyorum çünkü onlara dayatılan sistem bu,
öğretilenler bu..
Müslüman son nefesi verebilmek için çırpınıyor, biz ellerini bağlıyoruz..
Sadece bu kadarla kalsa..
Eskiden her ölü evinde yıkanır, kefenlenir, evinden çıkardı ölüsü.
Bugün ölüler evlere sokulmuyor..
Kapının önünden görünse de iyi..
öyle böyle helallik al gönder..
Yıkadıkları sabunlar kimyasal, sardıkları kefenler titanyum dioksit, döktükleri kafurlar sentetik..
Biz neyin telaşındayız kardeşler?
Dirimize sahip çıkamıyoruz, ölümüze hakim değiliz, peki biz bu hayatta neden varız?
Tv dizilerini bölüm bölüm mahşerde anlatmak, en güzel börek tariflerimizi ALLAH ve Rasulu'nun önüne koymak için mi?
Biz öyle büyük bir savaşın içerisindeyiz ki, tarifi yok zalimliğinin..
VE BİZ BU SAVAŞTA UYUYORUZ!
Düşman evlerimizde, evlatlarımızın ensesinde, yaşlılarımızın canına kast etmiş..
Biz ise esir düşmüşüz..
Hapsolmuşuz,
heveslerimizin peşinde..
ALLAH’ım sen bizlere hayırlı bir ölüm nasip et
Alıntıdır
29 Ocak 2022 Cumartesi
Ölünün İlk Anları
Ölüler, öldüklerini nasıl anlıyor?
Başlangıçta ölü bir insan öldüğünün farkında değildir. Kendini ölümü hayal ederken hissediyor, ağlarken, banyo yaparken, sarılıp mezara inerken görüyor. Her zaman hayal kurma izlenimine sahip
Yere düştüğünde. Sonra bağırıyor ama kimse duymuyor feryadını, herkes dağılıp toprağın içinde yalnız kaldığında, Allah onun ruhunu tazeliyor. Gözlerini açıyor ve "gece rüyaları" uyanıyor. Önce mutlu ve şükrediyor ki yaşadıkları sadece bir kabustu, şimdi ise uykusundan uyandı. Sonra bedenine dokunmaya başladı, kumaşlara sarılı, harika bir şekilde kendine "gömleğim nerede" diye soruyor.
Ben nerdeyim burası neresi neden her yer karanlık benim burda ne işim var "Sonra yeraltında olduğunu ve hissettiklerinin rüya olmadığını fark etmeye başlar, gerçekten öldüğünü fark eder.
Mümkün olduğunca yüksek sesle bağırıyor, ona göre onu kurtarabilecek yakınları:
Kimse ona cevap vermiyor. O zaman bu zamanda tek ümidin Allah olduğunu hatırlar. Onun için ağlar ve af dilemek için yalvarır.
"Ay Allah! Allah'ım! Beni affet Allah'ım... !!!
Hayatında daha önce hiç hissetmediği inanılmaz bir korku içinde bağırıyor.
İyi bir insansa, güler yüzlü iki melek onu teselli etmek için oturur, sonra ona en iyi hizmet eder,
Eğer kötü bir adam ise, iki melek onun korkusunu artırır ve çirkin amellerine göre ona azap eder.
Allah'ım benim, annemin, babamın, eşimin, çocuklarımın ve ailemin ve arkadaşlarımın günahlarını affet
Ve bize iman üzerine ölüm nasip et... Amin
16 Kasım 2020 Pazartesi
Habersiz Misafirler
Allah Üç Misafiri Habersiz Gönderir.
*
Rızık, Kader ve Ölüm
*
Allah Rızkımızı Helal,
Kaderimizi Güzel,
Ölümümüzü İmanlı Eylesin...
15 Ekim 2020 Perşembe
Ömür Dediğin
"Harcanıp gidiyor ömür dediğin.."
Hasret Gültekin
İnsanoğlunun ahirette hesaba çekileceği temel konulardan biridir oysa vakit.
Ne kadar hoyratça kullanıyoruz .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)