Akşam olunca, Yunus'un kapısı çalınır:
--"Kim o" der. Gelen ses:
--"İmam Şafii" der.
Yunus kapıyı açar. İmam-ı Şafii'yi kapıda görür. Hocasının ayağına kadar gelmesine şaşırır.
İmam-ı Şafii, kapıyı açan talebesi Yunus'a şunları söyler:
--"Ey Yunus; bizi birleştiren yüzlerce mes'ele varken, bir mes'ele mi bizi ayıracak?"
--"Ey Yunus; yaptığın ve üzerinden geçtiğin köprüleri yıkma! Bir gün o köprüden geri dönmen gerekebilir."
--"Ey Yunus; hatadan nefret et, ama hataya düşenden nefret etme!"
--"Ey Yunus; bütün kalbinle günaha öfkelen, ama günahkâra acı, ona merhamet göster!"
--"Ey Yunus; sözü eleştir, ama sözü söyleyene saygı göster!"
--"Ey Yunus; görevimiz, hastayı tedavi etmektir. Hastayı yok etmek değil!"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder